En az yüzde 60 oranında ürün kaybı yaşandığını belirten çiftçiler, "2011 yılında aynı araziden 450 bin ton hububat elde edildi. Fırtına ve yağış olmaması ndedeniyle bu yıl hububat rekoltesinin 200 bin ton dolayında gerçekmesini bekliyoruz" dedi.
18 Nisan'da meydana gelen fırtınanın tarım alanlarına büyük zarar verdiği belirtildi. Şeker pancarı ekili olan yerlerde, yaklaşık 3 bin dönümlük bölümde ikinci kez ekim yapılırken, rüzgarın sürüklediği topraklar ise buğday ekili alanları kapladı. Çiftçiler bu tarihten sonra ekili alanların büyük zarar gördüğünü, mevsiminde gelmeyen yağışların etkisiyle zararın büyük boyutlara ulaştığını söyledi. Bazı çiftçilerin buğday tarlalarını sürdüğünü belirten üreticiler, Sakarya Nehri ve Ankara çayı havzasında yer alan sulanabilir arazilerde bile buğdayın boyunun çok kısa, başaklarının ise zayıf olduğunu kaydetti.
SOĞAN ÇÖPE GİTTİ
Polatlı'da 90 bin dönümlük alanda soğan ekimi yapan çiftçi de umduğunu bulamadı. Ürünün para etmediğini belirten çiftçiler boş arazilere döktüler. Çiftçi kardeşler Halis ve Beyazıt Yargıç, "Soğan çürüdüğü için değil, satılamadığı için çöpe gitti. Polatlı'nın her tarafında soğan ekimi yapıldı ve çoğu çöpe döküldü. İstanbul ve Ankara'da soğan 80 kuruşa satılıyor. Ancak ekiminin yapıldığı Polatlı bölgesinde para etmiyor" dedi.
ÜLKE MEMUR VE İŞÇİDEN İBARET DEĞİL
Çiftçilerden Serkan Karaoğlu hükümetin işçi ve memurlara baktığını, çiftçinin ise üvey evlat muamelesi gördüğünü öne sürdü. Tarımsal sulamada kullanılan enerji maliyetleri ile mazotun çok pahalı olduğunu belirten Karaoğlu, "hükümet biraz da çiftçiye baksın. Bu yıl iyice perişan olduk. Buğday tarlalarımızda ürün yok, bir çoğu biçilemeyecek durumda" diye konuştu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder